Şizofreniyi başlangıç ​​evrelerinde tanımak ve hastalığın ilerleyici seyrini önlemek mümkün müdür?

Şizofreni gibi bir tanı hakkında çok sık duyuyoruz. Çoğu zaman, ilk bakışta bizden farklı olmayan benzer bir teşhisi olan insanlarla çevriliyiz. Bu hastalığın özelliği, ilk bakışta sağlıklı ve başarılı insanlar arasında bile bu hastalıkla yaşayanların saklanıyor olması gerçeğinde yatmaktadır. Şizofreninin anne karnında bile tespit edilebileceği teorisi elbette var ve teoride hastalığın seyrini hafifletme, hatta önleme şansı vermesi gereken hastalıkla ilgili genetik çalışmaların gerçekte o kadar etkili olmadığı ortaya çıkıyor. Aslında, bu teşhisi doğrulayan karakteristik işaretler var.

Şizofreniyi başlangıç ​​evrelerinde tanımak ve hastalığın ilerleyici seyrini önlemek mümkün müdür?

Şizofreninin karakteristik belirtileri

Bir şeylerin yanlış olduğundan şüphelenen birçok insan, şizofreninin ana semptomlarını aramak için İnterneti taramaya başlar. Bu, hem kendisinde hem de çevresindeki insanlarda garip davranışları ve bazı tezahürleri tanımlarken gerekli olabilir. Tabii ki, bu tanının varlığını doğru bir şekilde teşhis etmek için hastanın belirli bir süre nitelikli gözlemlenmesi gerekir. Uzmanlar, bu hastalığı gösteren birkaç ana semptom tanımlar:

  1. Şizofreninin varlığını gösteren ilk şey, bazı konvektif yetenek bozukluklarıdır. Düşünme, algılama, konuşma tutarlılığı, hafıza ve özellikle dikkatte bir değişiklik gözlemleyebilirsiniz.
  2. Bu hastalığı olan bir kişi saldırganlık, ilgisizlik ve isteksizlik atakları yaşayabilir. Tam bir ilgisizlik ve motivasyon kaybının yanı sıra çarpık bir irade olduğunu fark edebilirsiniz.
  3. Hastalığın en çarpıcı tezahürü halüsinasyonlar olacaktır. Hem işitsel hem de monolojik olabilirler. Görsel halüsinasyonlar, sanrılar, fikirlerin ötesinde hastaya kesinlikle normal ve dikkat etmeye değer görünüyor. Ancak çıplak gözle bile kışkırtıcı konular başkaları tarafından görülebilir.

Şizofreniyi başlangıç ​​evrelerinde tanımak ve hastalığın ilerleyici seyrini önlemek mümkün müdür?

Şizofreni kontrol edilebilir mi?

Yukarıdaki bilgilerin tümü, hastalığın kendi kendine tedavisi ve teşhisi için bir reçete değildir. Bunlar, hastalığın ve oluşumunun sadece ana belirtileridir. Tanı koymak ve doğru klinik tabloyu belirlemek için bir psikiyatristin profesyonel denetimi ve profesyonel düzeyde davranış çalışması gereklidir. 

Modern tıp seviyesi, hastalığı kontrol etmenize ve bu hastalığa sahip kişilerin normal bir yaşam sürmelerini sağlayan başarılı faaliyetler yürütmenize olanak tanır. Bu elbette karmaşık ve uzun bir süreçtir, ancak kalıcı tedavi ve doğru teşhis ile kalifiye bir psikiyatrist yardımıyla bu durumu kontrol etmek mümkündür. Deneyimler, bu genetik hastalığın çok sayıda başarılı ve hatta ünlü kişiye musallat olduğunu gösteriyor. Ve normal ve doyurucu bir yaşam için bu teşhisi kontrol altına almanın oldukça mümkün olduğunu görebiliriz.

Yorum bırak