Antioksidanlar

İnsanlar yüzyıllardır sonsuz gençliği, sağlığı ve güzelliği korumanın gizemine bir çözüm arıyorlar. Üçüncü milenyumun başında bilim, serbest radikaller ve antioksidanlar hakkındaki bilgilere dayanarak gizemi çözmeye yönelik emin bir adım attı.

Antioksidanlar, insan sağlığına zararlı etkileri olan toksik maddelerin zararlı etkilerine karşı vücudumuzun savunucusudur. Bu maddelerin doğru kullanımı ile vücudun yaşlanma hızı azalır, kalp-damar, endokrin ve onkolojik hastalıkların gelişimi engellenir.

Antioksidan açısından zengin besinler

Antioksidanların genel özellikleri

Dönem antioksidanlar 30 yıl önce, sadece konserve, kozmetik ve kremlerde bulunan demir korozyonunu, gıdaların bozulmasını ve diğer organik maddeleri önleyen antioksidan maddeleri belirtmek için kullanılıyordu.

 

Ve şimdi, birkaç on yıl sonra, tıpta antioksidanlarla ilgili tüm yerleşik fikirleri alt üst eden devrim niteliğinde bir serbest radikal teori ortaya çıktı.

Vücudumuzda serbest radikal adı verilen agresif bileşikler olduğu ortaya çıktı. Moleküler yapılarını oksitleyerek vücut hücrelerini yok ederler.

Antioksidanların savaştığı vücutta bu tür maddelerin fazlalığı vardır. Antioksidanlar arasında A, E, C, P, K vitaminleri, biyoflavonoidler, bazı kükürt içeren amino asitler, çinko, bakır, selenyum, demir ve az miktarda alkol bulunur.

Günlük antioksidan ihtiyacı

Antioksidan türüne bağlı olarak vücut için günlük ihtiyacı belirlenir. Yani A vitamini vücut için 2 mg, E – 25 mg, C – 60 mg, K – 0,25 mg vb. miktarlarda gereklidir. 0.5 mg (selenyum) ile 15 mg (örneğin çinko ve demir) arasında değişen miktarlarda eser elementler gereklidir.

Antioksidanlara olan ihtiyaç artıyor:

  • Yaşla birlikte, vücudun bağımsız olarak faydalı maddeler üretme yeteneği azaldığında ve serbest radikallerin sayısı arttığında.
  • Olumsuz çevre koşulları altında (tehlikeli endüstrilerde çalışın).
  • Artan stres durumunda.
  • Yüksek zihinsel ve fiziksel stresle.
  • Aktif sigara içenlerde, besinlerin vücut tarafından emilimi azaldığında.

Antioksidan ihtiyacı azalır:

Belirli antioksidan gruplarına karşı bireysel hoşgörüsüzlük ile.

Antioksidan emilimi

Çoğu vitamin ve mineral, yiyeceklerle birlikte vücut tarafından iyi emilir. Bu nedenle vitamin-mineral komplekslerinin yemeklerden sonra alınması tavsiye edilir.

Antioksidanların faydalı özellikleri, vücut üzerindeki etkileri:

A vitamini ve onun öncüsü olan beta-karoten, mukoza zarının durumunu normalleştirir, cilt ve saçın durumunu iyileştirir, onkolojik hastalıkların gelişmesini önler ve gözleri güçlendirmek için gereklidir.

C vitamini vücudun bağışıklığından sorumludur, kardiyovasküler sistemi güçlendirir, gen seviyesindeki mutasyonlara karşı aktif olarak savaşır.

E vitamini sinir sistemi için gereklidir, hücre zarlarını yıkımdan korur.

Selenyum yağların oksidasyonunu yavaşlatır, ağır metallerin toksik etkilerini engeller.

Çinko, hücre büyümesi ve onarımı için gerekli olan bağışıklık sistemi için gereklidir. Çinko, vücudun endokrin sistemi üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir.

Temel unsurlarla etkileşim

Antioksidanlar birbirleriyle aktif olarak etkileşime girer. Örneğin E ve C vitaminleri birbirlerinin vücut üzerindeki etkisini karşılıklı olarak güçlendirir. E vitamini, beta karoten gibi yağlarda oldukça çözünür. C vitamini suda oldukça çözünür.

Vücuttaki antioksidan eksikliğinin belirtileri

  • zayıflık;
  • sinirlilik artışı;
  • derinin solukluğu;
  • apati;
  • sık bulaşıcı hastalıklar;

Vücuttaki aşırı antioksidan belirtileri

Gıdalardan vücuda giren antioksidanlar, fazla olması durumunda vücuttan kolaylıkla atılır. Vücutta yapay olarak üretilmiş antioksidanların (vitamin-mineral kompleksleri) fazlalığı ile, tıp literatüründe hipervitaminoz olarak tanımlanan ve her vakada belirli bozukluklar ve belirtilerle birlikte görülen bir durum ortaya çıkabilir.

Vücuttaki antioksidanların içeriğini etkileyen faktörler

Vücuttaki antioksidanların içeriği kişinin genel sağlığı, yaşı ve diyetinden etkilenir.

Antioksidanların vücudumuz üzerindeki olumlu etkisini abartmak zordur. Vücudumuzu serbest radikallerin zararlı etkilerinden korur, bağışıklığı güçlendirir ve yaşlanma sürecini yavaşlatır!

Diğer Popüler Besinler:

Yorum bırak